Türkiye’de pamukla iştigal eden çiftçi, tüccar ve sanayici
kişi ve kuruluşların ülkesel ve küresel düzeydeki temsilcisi olan Ulusal Pamuk
Konseyi (UPK) tarafından düzenlenen Ulusal Pamuk Zirvesi’nin 5’incisi
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleştirildi.
Pamuk sektöründe yer alan kuruluşların tamamını kucaklayan,
sektörün menfaatlerini ulusal ve uluslararası düzeyde geliştirerek koruyan,
Türkiye pamuk ve pamuğa dayalı ticaret ve sanayilerine ilişkin ulusal politika
ve kararlarda etkin rol oynayan, toplum nezdinde bilinirliği ve saygınlığı olan
bir sivil toplum kuruluşu olan UPK, Ulusal Pamuk Zirvesi’nin 5’incisini Kahramanmaraş’ta
yaptı.
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası’nda (KMTSO) gerçekleşen
zirveye; KMTSO Başkanı Serdar Zabun’un yanı sıra KMTSO Meclis Başkanı M. Hanefi
Öksüz, UPK Başkanı Bertan Balçık, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekilleri Ahmet
Özdemir, İmran Kılıç, Mehmet Cihat Sezal, Ticaret Borsası Başkanı Ahmet Duran
Balsuyu ile çok sayıda sektör temsilcisi katıldı. Sektöre ilişkin gelişmeleri
değerlendirmek, sorunları tartışmak ve çözüm önerileri getirmek amacıyla 2
yılda bir düzenlediği ‘Ulusal Pamuk Zirvesi’nin teması "Tohumdan Hazır
Giyime Yerli Pamuk" oldu.
“PAMUĞUN YAŞAM ÖYKÜSÜ TOPRAKLA BAŞLAR”
Toplantıda konuşan Ulusal Pamuk Konseyi Yönetim Kurulu
Başkanı Bertan Balçık, şu ifadelere yer verdi: “İlkini Adana’da, İkincisini
Şanlıurfa’da Üçüncü ve Dördüncüsünü İzmir’de gerçekleştirdiğimiz Ulusal Pamuk
Zirvelerinin beşincisini Tekstil Sanayimizin en önemli merkezlerinden biri olan
Kahramanmaraş’ta gerçekleştirmenin gurur ve sevincini yaşıyoruz. Bizlere ev
sahipliği yaparak bu mutluluğu yaşatan Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası
ile Kahramanmaraş Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanlarıma, Üyelerine,
çalışanlarına ve Zirvemize sponsor olarak bize destek olan çok değerli kurum ve
kuruluşlara şahsım ve Konseyimiz adına çok teşekkür ediyorum. Pamuğun yaşam öyküsü
toprakla başlar; çiftçilerimizin alın teriyle life, yağlık çiğite dönüşerek
sürer; sanayicimizin bilgisi, emeğiyle iplik olur, kumaş olur, giysi olur, bin
bir çeşit ürüne dönüşerek devam eder! Nihayet tüccarımızın maharetiyle dünyanın
dört bir yanında tüketicilerle buluşarak sona erer. Ulusal Pamuk Konseyi,
pamuğun yaşam öyküsündeki, tohumdan giysiye, yanı sıra yağa ve yeme uzanan
katma değer zincirindeki halkaların tümünü bünyesinde barındırır; söz konusu
katma değerin çevreci, sosyal ve ekonomik faaliyetlerle olabildiğince
artırılması ve adil paylaşımı için çalışır.
“BİZLER BU ÜLKENİN GURUR DUYDUĞU BİR SEKTÖRÜ TEMSİL EDİYORUZ”
Bizler bu ülkenin gurur duyduğu bir sektörü temsil ediyoruz.
Çünkü Türkiye köklü bir pamuk ülkesi ve çiftçilerimiz tarla veriminde
Avustralya’nın ardında dünyada ikinci konumdalar. Onlar sayesinde ülkemiz dünya
pamuk alanlarının %1,5’unda dünya üretiminin %3,5’unu gerçekleştiriyor. Bu
başarıyı kuzey yarım kürenin pamuk ekilebilen en kuzeyinde, marjinal iklim
koşullarında ve GDO’suz tohum kullanarak sağlamış bulunuyoruz. Üstelik bunu
dünya genelinde rakip ürün olan mısırdan çok daha az su, daha az gübre ve
enerji tüketerek, çok daha çevreci değerlerle yapıyoruz. Zincirin diğer
halkalarını oluşturan Tekstil ve Hazır Giyim sanayicilerimiz ise 2018
itibariyle 28 Milyar Dolar ihracat geliri, 21 milyar dolar cari fazla ve
barındırdıkları istihdam ile ülkemiz ekonomisinin tartışmasız en başarılı
ekonomik faaliyet grubunu oluşturuyorlar. Pamuk sadece bu sanayilerimize değil,
ayni zamanda çekirdeği ve diğer yan ürünleriyle bitkisel yağ, yem, kozmetik ve
sağlık sektörlerine hammadde sağlıyor. Böylece ülke ekonomisine ve insanına
katkısı katlanarak artıyor.
“HENÜZ YURT İÇİ TALEBİ KARŞILAYAMIYORUZ”
Bu kadar stratejik bir tarım ürünü ve endüstri hammaddesi
olan pamuk ne yazık ki, henüz yurt içi talebin tamamını karşılayacak seviyeye
ulaşmış değil. Bunun en önemli nedeni arazilerin çok parçalı ve küçük olmasının
yanında üretim maliyetlerinin rakip ülkelere göre yüksek olmasıdır. Bu yüzden
zaman zaman çiftçilerimiz üretimi daha kolay ve ucuz ancak katma değeri daha
düşük alternatif ürünlere geçiş yapabilmektedir. Bu da bize prim ve mazot
desteğinin devam etmesi gerektiğini aksi takdirde pamuktan vazgeçen üreticinin
geri kazanılmasının da zor olacağını göstermektedir. Ne mutlu ki, son yıllarda
Tarım ve Orman Bakanlığımızın kararlılıkla izlediği destekleme politikaları
sayesinde pamuk üretimimiz belirgin bir artış eğilimi kazanmış ve Konseyimizce
eşik değer olarak öngörülen bir milyon ton seviyesine yaklaşmıştır. Geçen sezon
iklim koşullarında yaşanan olağanüstü değişkenlik sonucunda tarla
verimlerindeki azalmaya bağlı olarak bu seviye gerçekleşememiştir. Önümüzdeki
sezon ise kış aylarında yaşanan olumlu gelişmeleri de dikkate alarak, söz
konusu tahminin fazlasıyla gerçekleşeceğini ümit ediyoruz.
“SEKTÖRÜN DIŞA BAĞIMLILIĞI AZALACAK…”
2018 Yılı Pamuk Sektör Raporumuzda ve Şubat ayında Tarım ve
Orman Bakanımız Sayın Bekir Pakdemirli’ye arz ettiğimiz “Türkiye Pamuk Sektörü
Etki Analizi” çalışmasında belirttiğimiz, kısa ve orta vadeli çözümlerin hayata
geçirilmesi ile birlikte ekim alanlarındaki genişlemenin hızlanacağını
düşünüyoruz. Hatta kısa zamanda 2002 yılındaki seviyelere ulaşarak
ihtiyacımızın tamamına yakınını yerli üretimle karşılayabileceğimize
inanıyoruz. Elbette bu noktada Münavebe kararının gözden geçirilmesi
gerektiğini bir dip not olarak belirtmek istiyorum! Ayrıca hasat ve hasat
sonrası yapılan hatalara dair arz ettiğimiz önlemlerin alınması durumunda
sanayicilerimizin temizlik ve kalite bağlamındaki taleplerinin de
karşılanacağını öngörüyoruz. Böylece
yılda 2 milyar dolara yakın döviz tasarrufunun yanı sıra sektörün dışa
bağımlılığı azalacak, yurt dışı rekabet güçleri gelişecek ve sonuçta sektörümüzün
ülkemiz ekonomisine olan katkısı artacaktır.
“ICAC YILLIK PAMUK TÜKETİMİNİN 4 KG’A ÇIKACAĞINI
ÖNGÖRMEKTEDİR”
Bilindiği üzere, dünya genelinde çevre bilincinin
gelişmesiyle birlikte doğal ürünlere yönelim ve bu bağlamda pamuk tüketimi
artmaktadır. Ülkemizin de üyesi olduğu, Uluslararası Pamuk Danışmanları
Komitesi (ICAC) 2017-2025 döneminde, dünya elyaf talebindeki artışa bağlı
olarak kişi başına yıllık pamuk tüketiminin 4 kg’a çıkacağını öngörmektedir.
Komite bunun tekstil ve hazır giyim sanayileri için büyük bir fırsat içerdiğine
dikkat çekmektedir. Nitekim Sayın Cumhurbaşkanımızca açıklanan 2023 İhracat
hedefinde Tekstil ve Hazır Giyim Sanayilerimizin 72 milyar dolar paya sahip
olacağı öngörülmektedir. Bu durumda yıllık pamuk ihtiyacımızın 4 milyon ton
dolayında olacağı tahmin edilmektedir. Buna göre, yerli pamuk üretimimiz için
1,5 milyon tondan çok daha yüksek değerlerin hedeflenmesi gerektiği
anlaşılmaktadır.
“YERLİ PAMUK” İÇİN HEP BİRLİKTE ÇALIŞMAYI İSTİYORUZ”
Pamuk tarımı, ticareti ve sanayisindeki bilgi ve deneyim ile
sahip olduğumuz üretim alt yapısı ve kabiliyeti yüksek insan iş gücümüzle bu
hedeflere erişebileceğimize gönülden inanıyoruz. Bu inancımızın en somut
örnekleri, Lisanslı Depoculukta en zorlu adımların başarıyla atılmış olması,
İyi Pamuk Uygulamaları (BCI), Organik Pamuk gibi sürdürülebilirlikte sağlanan
gelişmelerdir. Nihayet “GDO’suz Türk Pamuğu” “GMO Free Turkish Cotton”
markamız, dünya genelindeki GDO’lu pamuk egemenliğine karşı çok anlamlı bir
meydan okumadır. Bizler bu inançla 2023 ihracat stratejimizde öngörülen değerler
için gerekli pamuğu üretmeye ve onu nihai ürünlere dönüştürenlere katkı vermeye
sektör olarak hazırız ve talibiz. Tarım ve Ormana Bakanlığımız ile Ticaret
Bakanlığımızın olumlu adımlarıyla bunu başaracağımıza inancımız tamdır. Bu
güzel başlangıç ışığında, birlikte yaratacağımız sinerjiyle kendi ihtiyacımıza
yetecek miktar ve kalitede “Yerli Pamuk” için hep birlikte çalışmayı umuyor ve
istiyoruz.
“ÜLKEMİZİN BİRLİĞİNİ BOZMAK AMACIYLA YAPILAN HER TÜRLÜ
GİRİŞİMİ LANETLİYORUZ”
Bu vesileyle, Kurtuluş mücadelemizin fitilinin ateşlendiği,
kadim medeniyetimizin beşiği Kahramanmaraş’ta özellikle belirtmek isterim ki,
iç ve dış karanlık güçler tarafından ülkemizin birliğini bozmak amacıyla
yapılan her türlü girişimi lanetliyoruz. Bu kirli eylemleri düzenleyenlerin
başarılı olamayacaklarını, ülkemizin bölgesinin en güçlü ülkesi olarak
varlığını ebediyen sürdüreceğini buradan belirtiyoruz. Bu uğurda yaşamını
yitiren aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anıyoruz. 5. Ulusal Pamuk Zirvemize göstermiş olduğunuz
ilgi, vermiş olduğunuz destek ve katılımınızdan dolayı; Konseyimiz ve Türkiye
Pamuk Tarımı adına çok teşekkür ederim.
Umut dolu, barışı ve başarısı daha üretken, aydınlık yarınlar dileği ile
arz eder, saygılarımı sunarım.”
“ULUSAL PAMUK KONSEYİ’NİN ÇOK ÖNEMLİ KATKILARI VAR”
KMTSO Başkanı Serdar Zabun ise şunları kaydetti: “Pamuğun
ülkemiz ekonomisine katkısını güçlendirmek bakımından böylesine önemli bir
toplantıya ev sahipliği yapmaktan son derece mutluluk duyduğumuzu belirtmek
istiyorum. Bu anlamda, Ulusal Pamuk Konseyi’nin çok önemli katkıları var.
Türkiye’de pamukla iştigal eden çiftçi, tüccar ve sanayicilerin temsilcisi
olarak Ulusal Pamuk Konseyi, üretici, tüccar ve sanayici adına rekabet gücünün
artırılması ve ulusal politika oluşturulması bakımından çok önemli bir misyonu
yerine getirmektedir. Bu itibarla, Başkanımız Sayın Bertan Balçık nezdinde
Ulusal Pamuk Konseyi’ne iş dünyamız adına şükranlarımı sunuyorum. Başarılı
faaliyetlerinin artarak devam edeceğine inanıyorum. Kıymetli Konuklar, Pamuk,
ülkemiz özel sektörünün temel direği olan tekstil sektörünün stratejik girdisi
olarak bizim için çok önemli bir ürün. Pamuğun standardizasyonunun
geliştirilmesi, kalitesinin artırılması, tekstil sektörünün ihtiyacını tam
olarak karşılaması ekonomimiz açısından son derece önem taşıyor. Dünya pamuk
tüketiminde ana oyuncular arasında yer alan, aynı zamanda tekstilde çok ciddi
bir küresel ticaret payı olan ülkemiz; ihtiyacının büyük bir bölümünü ithalat
ile karşılamak zorunda kalmaktadır. Genel olarak pamuk üretim alanlarımızın
genişlemesi, ülkemizde tarıma verilen desteklerin geri dönüşü olarak
değerlendirilse de, verimlilik, maliyet ve sanayi açısından sürdürülebilirlik
konusunda halen devam eden sıkıntılar olduğunu biliyoruz.
“PAMUKTA KAHRAMANMARAŞ, KALİTEDEN ÖDÜN VERME LÜKSÜNE SAHİP
DEĞİLDİR”
Pamuğun en çok tüketildiği, iplikten kumaşa, kumaştan hazır
giyime, dünya tekstil sektörünün en önemli üretim merkezlerinden birisi haline
gelen şehrimiz bu sorunları çok daha hissedilir derecede yaşamaktadır. Pamuklu
ürünlerde, Avrupa başta olmak üzere dünyanın birçok bölgesinde güçlü bir Türk
markası olarak anılan Kahramanmaraş, kaliteden ödün verme lüksüne sahip
değildir. Dolayısıyla tekstilin ana girdisi olan pamuğun verimlilik ve kalitesi
şehrimizi doğrudan ilgilendirmektedir. İnanıyorum ki, bugün gerçekleştirilecek
olan 5. Ulusal Pamuk Zirvesi, Türk pamuğunun geleceği ve ülkemizin kalkınma
sürecinin baş aktörü olan tekstil sektörümüzün vizyonu bakımından çok önemli
fırsatlar sunacaktır. Bu duygularla, şehrimiz, bölgemiz, ülkemiz adına hayırlı
bir toplantı olmasını diliyor, şahsım ve Odam adına; başta Ulusal Pamuk Konseyi
Başkanı Sayın Bertan Balçık olmak üzere organizasyona emeği geçen herkese
teşekkür ediyor, sizleri saygı ve muhabbetle selamlıyorum.”