Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Gayrisafi
yurtiçi hasıla üçüncü çeyrek ilk tahmini, zincirlenmiş hacim endeksi olarak
(2009=100), 2017 yılının üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre
%11,1 artış sağladı.

Büyüme rakamlarına ilişkin bir değerlendirme yapan
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası (KMTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Serdar
Zabun, büyümedeki çift haneli artışın yılsonu hedefleri ve ulusal vizyon
bakımından çok önemli olduğunu dile getirdi. Sanayi üretimi ve ihracattaki gelişmelerin
istikrarlı büyüme için altyapı oluşturduğunun altını çizen Zabun, 2018 için beklentilerin
yükseldiğini söyledi.  

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan üretim
yöntemiyle gayrisafi yurtiçi hasıla tahmini, 2017 yılının üçüncü çeyreğinde
cari fiyatlarla 827 milyar 230 milyon TL oldu.

Gayrisafi yurtiçi hasılayı oluşturan faaliyetler
incelendiğinde, 2017 yılının üçüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine
göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak tarım sektörü toplam katma değeri %2,8,
sanayi sektörü %14,8 ve inşaat sektörü %18,7 arttı. Ticaret, ulaştırma,
konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetlerinin toplamından oluşan hizmetler
sektörünün katma değeri ise %20,7 arttı.

KMTSO Başkanı Serdar Zabun, büyümedeki çift haneli artışın
yılsonu hedefleri ve ulusal vizyon bakımından çok önemli olduğunu dile getirerek,
sanayi üretimi ve ihracattaki gelişmelerin istikrarlı büyüme için altyapı
oluşturduğunu, bu itibarla 2018 yılındaki ekonomik büyüme ve piyasaların
yükselişini sürdürmesi adına beklentilerin yükseldiğini söyledi.

Zabun şöyle konuştu: “Ülkemiz 2017 yılının üçüncü çeyreğinde
çift haneli büyümeye ulaşarak %11’in üzerinde gelişme yakaladı. Bu büyümenin
temelinde sanayi üretim ve ciro endekslerindeki anlamlı gelişmelerle birlikte
ihracatımızdaki artışın çok önemli bir payı var. Hükümetimizin reel sektöre
verdiği destekler ve özellikle KOBİ’ler için oluşturduğu kaynaklar üretim ve
ihracat anlamında sonuç vermiştir. Umuyorum ki, 2018 yılında istikrarlı büyüme
devam edecektir. Ekonomik büyüme ve piyasaların yükselişini sürdürmesi adına beklentiler
yükselmiştir. Ülkemizin büyüme temposunu reel sektörümüzün performansı
belirliyor. Yatırım ve üretimin artması ve özelikle Türk sermayesinin
yükselmesi ve millileşme politikasının derinleşerek tüm alanlara yayılması çok
önemli.”